3 Ağustos 2014 Pazar

Yolcu yolunda gerek...

Evet bu şehre veda etme zamanı geldi. Kızımın da bizimle geliyor olmasının verdiği sevinçle yol hazırlıklarını tamamladık. Canım oğlum ve gelinim, kardeşlerim, eş dost, yuvam ve  vatan özlemi tavan yapmış durumda.

 Çok güzel günler geçirdik her ne kadar günlerin çoğu kar yağışlı geçse de  ev içi huzuru olunca dışarı soğuğu insana dokunmuyor derim. Bu şehir de hoşuma giden birkaç şeyden bahsetmeden de ayrılmak istemedim.

Birincisi insanların birbirlerine gülümsemeleri selam vermeden geçmemeleri (Bebek arabasındaki çocuk bile baybay yapıyorsa )

İkincisi sokaklarda, parklarda başı boş köpek veya kedi asla göremedim, hepsi sahipli.

Üçüncüsü izlemekte huzur bulduğum, bahçende veya kapını açtığında etrafta tavşanların ve sincapların rahatça dolaşıyor olması, nehir kenarında yaptığımız yürüyüşlerde geyiklerle karşılaşmak ayrı bir zevkti.

Sevgi ve huzur dileklerimi Bow nehrine bıraktım  oradan okyanuslara  denizlere ulaşsın. Ulaşsın ki  dünyada savaşlar dursun çocuklar ölmesin.

Herkese  huzur dolu günler diliyorm.