31 Ağustos 2015 Pazartesi

Bir Zeytin Ağacının Hikayesi.....

Genelde İlkbahar ve sonbaharda sabah yürüyüşü yaptığım deniz kıyısında renk renk örgü motiflerle giydirilmiş zeytin ağaçını görmekten çok keyif aldım.

Kısaca hikayesini öğrenince sizlerinde keyif alacağınızı düşündüm.

Bu canım zeytin ağacı bu sene sert geçen kışın etkisi ve denizin hırçın dalgalarına dayanamamıiş yerinden denize doğru kaymaya başlamıştı.

Başlamıştı diyorum çünkü; o anları bire bir görmüş ve de fotoğraflamıştım. Buradan bakabilirsiniz.

Çok da üzülmüştüm, insanlar onun etrafında oturup çay sohbetleri yaparlardı hatta sıkıntılı olduğum bir akşam üzeri sırtımı gövdesine dayayıp denize'le dertleşmeme ortak olmuştu:(

Çok uzatmadan konuya döneyim:)

Bu giydirilmiş ağaç o ağaçmış; kıyı şeridinde kışın kalan bir kaç aile birleşip ağacı denize gitmeden kurtarıp daha geriye alıp yerleştirmişler.

Sonraki günlerde ağac kurumasın yerini sevsin diye bakımını titizlikle takip etmişler. Hatta kendi aralarında ağaca "Haydar " ismini takmışlar.

Ağacın tutup filiz vermesine karşılık teşekkür amaçlı bu giydirilme yapılmış.( günümüzde bu giydirmenin adı "Yarn Bombing" miş bir nevi sokak sanatı imiş.)

Bende bu güzellikleri yapanlara çok teşekkür etmek, emeklerine sağlık demek, ve de sizlere paylaşmak adına bu postu hazırladım.

Sevgi ve emek düzgün alınıp verilince karşılıksız kalmazmış değilmi?

Umutlar eksilmesin sevgiler çoğalsın güzel bir hafta olsun.

 

Dalgaların yerinden söküp denize doğru sürükleme hali.
 
Not: önceden hazırlan bir postu kısmet İstanbul' dan sunmak oldu.

 

21 Ağustos 2015 Cuma

Bir köy var orada.....

Hani bazı insanlar vardır çok sıkıldım alışverişe gittim rahatladım der. E güzel onun tercihi. Ben de üzüldümmü, sıkıldımmı ya su kenarına ya da köy yollarında bulurum kendimi. Haliyle köyü gezip bir köy evinde hoş sohbetler yapıp rahatlarmış olurum. (Malum! Ülkede her gün iç yakan haberler alıp,olup bitene üzülmekten ne düşüneceğimizi bilemez hale geldik) Kafayı rahatlatmak için geçen hafta sonu Çanakkale ilinin Ayvacık ilçesinin Ahmetçe köyü ne gittik. Köy meydanında tahta sandaliyelerde oturmuş anılarını anlatan amcalarla hoş beşten sonra köy sokaklarında gezinip serin kapı önlerinde muhabet eden hanımlara katılıp iki lafın belini büken ben:)) sonunda en çok haz aldığım bir köy evinin içini gezmekte buldum kendimi.evin sahibi teyze fotoğrafının çekilmesini istemedi ama evimi çekebilirsin dedi nasıl tatlı dilli bir teyze anlatamam yalnızlık artı yaşlılık bu evde zor geçiyor vesselam.........

Ahmetçe Köyü çok engebeli ve kayalık bir zemine kurulmuş taş evleri taş sokakları olan bir köy. Evler biraz eskide olsa deniz manzaralı aynı zamandada sahili olan bir köy. Tanışıp görüştüğüm kadarıyla insanlarıda çok sevecen güleryüzlü ilgilerinden dolayıda kendilerine buradan tekrar çok teşekkür ediyorum.

Köyün yukarı bölümünde daha yeni binaların olduğu ve daha güzel olduğu söylendi ama ben görmek istemedim. Benim görmek istediklerim bunlardı dokusu değişmemiş bir köy sokağaklarıve evleri fazlasıyla iyi geldi bana.

Umarım sizlerede iyi gelir. Herkesin gönlüne göre bir hafta sonu diliyorum.

Köy sokaklarında bizi ilk karşılıyan bu keçi ve kediler oldu.

Sonradan aklıma geldi sokaklarda hiç köpek görmedim ve ses de duymadım.

Köpeksiz köy olmaz değilmi? Ben görmemiş olabilirim.:))

 

Ceyiz sandığının güzelliğine bakarmısınız?

Zeytin yağının saklandığı küp.

Ne konuklar ağırlamıştır bu sedirde ne muhabetler yapılmıştır kimbilr?

Kapıda asılı olan örgü bağ açıkta salınıyorsa ev sahiplerinin ev de olduğunu,

Kapı kollarına bağlanmış ise evde olmadıklarını ifade ediyormuş.

İki testi teyzeden bana hatıra olarak kalacak. Yerine de pek yakıştı:))

 

 

11 Ağustos 2015 Salı

Börülce..............

Börülce'yi böyle pişirmeyi hiç denedinizmi?

Zamanı geçmeden bir kez de olsa denemenizi tavsiye ederim.

Kısaca tarifi.

İstediğiniz kadar börülceyi az suyla haşlayıp süzünüz.( süzme suyunu atmayıp içiyorum)

İyice süzülen börülceyi zeytin yağında soteliyip fazla hırpalamadan servis tabağına alınız.

Yoğurdu bir kasede biraz tuz, birkaç diş sarmızak ilavesiyle karıştırıp börülcenin üzerine yayınız.

Domateslerin kabuklarını soyup çok ufak doğruyarak ve içine biraz tereyağı ilavesiyle sos gibi pişirip ılınınca yoğurdun üstüne ilave ediniz.

Ve de afiyetle yiyinz derim.

Sevgiyle kalın.