11 Ocak 2017 Çarşamba

Sedir ağacında somon gril......

Somon balığının faydalarını hepimiz biliriz ama en önemlisi de  taşıdığı omega-3 asitleri ve protein değerleri açısından diğer balıklara göre daha faydalı olmasıdır.

Soğuk denizlerin balığıdır bizim ülkemizin denizlerinde yetişmez,  Norveç gibi soğuk ülkelerden ithal edilen bir balıktır.

Soğuk su balığı olduğu için de çok yağlı bir balıktır. Bu balığın fırınlanmış veya ızgara edilerek tüketilmesin de fayda vardır.

Aynı zamandada kalp ve damar sağlığının dostudur.

Nedense buraya her geldiğimde somon balığını sedir ağacında pişirerek yemeği alışkanlık haline getirdik. Balığı aldığımızda yanında ağacın satılıyor olması işimizi kolaylaştırıyor. 

Ama şu da bir gerçek ki sedir ağacının somana kattığı aromatik kokusu yabana atılır gibi değil, farklı bir lezzet farklı bir tat oluşturuyor.

Kısaca yapılışını  anlatayım belki denemek isteyeniniz olur.

Sedir ağacı plakasını birgün önceden her tarafı suda kalacak şekilde bir kap içinde bekletin.

 
Somon balığını biraz zeytin yağı, tuz, karabiber, limon suyu ve biberiye veya kekikle marine edip yarım saat bekletin.

 

Mangalınızı yaktıktan sonra ıslanmış tahtayı ateşin üstüne koyun ve üzerine balığınızı yerleştirin. Takriben yarım saat içinde balığınız pişmiş olacaktır. Bizim grilimiz gazla çalışıyor ve üstü kapaklı. Sizinkinde kapak yoksa üstünü kapatacak bir kapak olursa kendi buğusunda kurumadan daha güzel pişer.


 

 

Ocağın karla kaplanmış halini çok sevdim :) sanki ben çok üşüdüm der gibi bakıyor:))) 


Not: Balığın derisini pişirmeden önce soymayın, deride bulunan omega-3 asitleri pişirme sırasında balığı geçiyor.

3 Ocak 2017 Salı

Kar.....Doğa ve yaşamdan kareler...........

İki gündür aralıksız kar sakin sakin yağıyor. Uzun kar yağışının olacağı uyarıları yapıldığı için kimselerde telaşesi yok e birde Noel tatiline denk gelince herkes evde iş derdi yok, okul derdi yok gerçi olsa ne olacak karla yaşamaya hazırlıklı bir ülke.
Ben şu an bulunduğum şehirde bu kadar kar yağışına rağmen çok az sayılacak sorun yaşanıyor o da ana yollarda.Sabaha kadar görevliler iş başında tuzlama, kumlama tüm gereken önlemler zaman'ında alınıyor belediye ile halk üzerine düşen görevi layıkıyle yapıyor. 

İnsanlar kapılarının önünden geçen yaya yolunun karını küremek zorunda çünkü oradan geçen birilerinin düşmesinin (insan veya hayvan hiç fark etmiyor) maddi ve manevi tüm ihtiyaçlarını karşılamakla yükümlü.

Doğa dersen bir harika karla bir bütünlük içinde her ağaçta bir başka görsellik sergiliyor. Her ne kadar hava -30 - 35 i gösterse de her canlı için bir koruma alanın olduğunu bilmek insana huzur veriyor.

Şimdilik buradan kucak dolusu selam ve sevgiler.


 

 

 

 ,

 

 

Güneş'in kar yüklü cam ağacına yansıması.

 

 

Bahçedeki masaya arada bir yemek bırakıyorum. Ayak izlerini görünce de bir mutlu oluyorum tarif edemem. 

 

 

Yaya yollarıdevamlı görevlilerce  kürenir.

 
Bu da kızım iş başında

27 Aralık 2016 Salı

Kapı önü şenliği.......

Bugün sabah varla yok arası kapı zili çalıyor hayırdır diyip kapıya yöneliyorum (annemden alışkanlıktır beklenmediği  anda kapı çalarsa hayırdır der kapıya yönelirdi)

Sonrası; çok samimi bir gülümseme,içten bir selamla başladılar çalıp söyleyip oynamaya. 

Noel ruhunu kapı kapı dolaşıp yaşatan gönüllülerimiş gelenler.

E biz Türk halkı olarak kapıya geleni boş göndermeyiz demi? Biraz kapı önü sohbeti biraz kahve Türk işi lokum derken yaptıkları işe sevgi saygı duyarak uğurladık konuklarımızı.

Geride aşağıdaki görüntü kaldı. Yanda instagram düğmesine basarak kısa videoyu izleyebilirsiniz. 


 

Haftanız güzel geçsin.

22 Aralık 2016 Perşembe

Yeni Yıl'a hazırlık görüntüleri.....

Bugün resimler konuşsun.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kanada'dan selam ve sevgiler.

8 Aralık 2016 Perşembe

Yeni bir yıla adım adım yürümek.........

Zaman hızla akıp giderken.........

 Yeni bir yıldan beklentilerimizi yeniden değerlendirmenin, yaşama karşı bakış açımızı yeniden gözden geçirmenin tam da zamanı.

Tertemiz bir yıla başlamanın sevincini yaşarken, koca bir yılı sevinciyle üzüntüsüyle geride bırakmanın burukluğunu da yaşıyor insan.

 Her ne kadar yılın bu ayında geçen yılın muhasebesini yapsamda yeni bir yıla hazırlanmanın coşkusunu da hep yaşarım yaşatmaya da çalışırım.

Bu sene  kızımın "evinde " (çok büyük haz alarak) kızımla beraber ağacımızı süsledik..Biraz da dışarıları ışıklandırdık yalnız hava felaket soğuk -30  -35 leri yaşıyoruz buna rağmen insanlar bahçelerini, sokaklarını nasıl bir coşkuyla hazırlıyorlar anlatamam.


 

  

Ateş olurda kestane olmaz mı? Kestaneler iyi çıkmadı o ayrı mesele :)

 

Kestane olur da çay olmaz mı? Çay mükemmel di:):)

 



 

Ben de vakit buldukça   evin her köşesine  her gün yeni bir şeyler ilave ediyorum, ayrıca böyle şeylerle uğraşmaktan da çok zevk alıyorum.


Not:
Bu postu geçen hafta hazırlamıştım yayına vereceğim saatlerde maalesef ki yine ülkemde çok acı, elem, keder verici olaylar yaşandı.:(  :(  Kor düşen yüreklere, söylenecek, yazılacak hiç bir cümlenin kifayetli olacağını düşünemiyorum.

5 Aralık 2016 Pazartesi

Kırağı....

Kış başlangıcından oluşan inanılmaz güzellik sergileyen bir doğa olayıdır kırağı.

Genelde toprağın yüzü ağaçların dalları,çimen, ot ve bitki yapraklarına kırağı düştüğüne hep görmüşümdür, İlk  defa örümcek ağlarının kırağı tuttuğuna şahit oldum.

Bir sabah yatak odasının camından baktığımda şok oldum. Camın önündeki kocaman çam ağacına ipler dolanmış diye düşündüm ama kim Nasıl yapar anlam veremedim kızıma sordum bu ipler neyin nesi o da ilk defa görüyorum büyük ihtimal sincap getirip dolamıştır ( buralarda sincaplar bahçelerin sevimli konukları) dedi.

Hiç ihtimal vermedim ama bu kadar ustaca oya işler gibi ağaca dolamayı kim yapabilirdi ki?Birkaç saat sonra baktığımda iplerin  yok olduğunu görüp gidip ağacın alt dallarına yakından baktığımda örümcek ağlarıyla karşılaştım:)

Evet işi çözmüştüm. Doğa yine güzelliğini sergilemiş Oya işler gibi ayrım yapmadan örümcek ağlarında kırağısını bırakmış.

Şimdi sıra bu güzel doğa olayını tekrar yakalayıp, fotoğraf karelerine aktarıp paylaşmaktı benim işim.

Doğaya olan sevgi ve saygım bu güzellikler karşısında kat be kat artı, kendimi doğaya karşı daha sorumlu ve bilinçli olmak zorunda olduğumu hissettirdi.














28 Kasım 2016 Pazartesi

Hediye Bir Kitapsa.......


 Bu kitap sevgiyle takip ettiğim "BİR" blogunun zarif sahibi Sevgili Handan'dan geliyor .

13 Ağustos2016 tarihinde yayınladığı mimde sorduğu soruya verdiğim cevaptan dolayı hediye edeceğini söylediği  kitaptı:)

Sevgili Handan kitabı postaya verdiği günün ikinci günü ben Kanada'ya uçtum dolayısıyla kitap bana anca şimdi ulaştı bana yol arkadaşı olur demiştim ama eşime yol arkadaşlığı yaptı yol boyu okumuş çok beğenmiş teşekkür ettiğini söylememi istedi.(elçiye zeval olmazmış)

 Kitabın da  canı gezmek istedi İstanbul-Balıkesir/ Balıkesir-İstanbul ve Okyanus ötesi Kanada. (Sevgili Handan ne demek istedim acaba?) :)


Bu güzel hediye için çok teşekkür ediyorum  yüreği güzel blog arkadaşıma.

Kucak dolusu sevgi ve selamlar.